Tuesday, June 24, 2008

Haftasonundan bir film



AKEELAH AND THE BEE


Bu haftasonu evde seyrettigimiz guzel bir film. Guney Los Angeles'ta varosta yasayan 11 yasindaki Afrikan-Amerikan bir kiz cocugunun oykusu. Babasi gozunun onunde vurulmus, calismak ve 4 cocuguna bakmak zorunda olan annesinin ilgi gostermedigi, kucuk abisi sokak cetesiyle birlikte olan mutsuz ama cok zeki bir cocuk Akeelah. Okul mudurunun Akeelah'nin spelling (heceleme) konusundaki yetenegini kesfetmesiyle baslayan, Akeelah'yi Ulusal Spelling Bee yarismasina kadar goturen bir basari oykusu. (Spelling Bee :Amerika'da gayet onem verilen imla yarismasi/heceleme yarismasi. Burada yasayanlar bilir kelimeler yazildigi gibi okunmuyor, soylendigi gibi yazilmiyor. Bu sebeple bircok Amerikali bile Ingilizce kelimeleri hecelemekte, harf harf kodlamakta zorluk ceker.) Okul cagindaki cocuklari olanlara, birlikte seyretmelerini tavsiye edecegim cok guzel bir film.


IMDB' nin sitesinden aldigim Ingilizce hikayesi asagida.


Eleven year-old Akeelah Anderson's life is not easy: her father is dead, her mom ignores her, her brother runs with the local gangbangers. She's smart, but her environment threatens to strangle her aspirations. Responding to a threat by her school's principal, Akeelah participates in a spelling bee to avoid detention for her many absences. Much to her surprise and embarrassment, she wins. Her principal asks her to seek coaching from an English professor named Dr. Larabee for the more prestigious regional bee. As the possibility of making it all the way to the Scripps National Spelling Bee looms, Akeelah could provide her community with someone to rally around and be proud of -- but only if she can overcome her insecurities and her distracting home life. She also must get past Dr. Larabee's demons, and a field of more experienced and privileged fellow spellers

Saturday, June 14, 2008

YABANCILASMAK


Yabancilastirmis beni mesafeler bir zamanlar en yakinim dediklerime bile… Araya girince okyanuslar, denizler, daglar, dag gibi mesafeler acilmis aramizda. Yillarin pasini silmeye calismissam da nafile. Uzaklardayken, en uzaklar yakinim olmus, en yakinlar uzak… Uzaklardayken, kac bin kere gunes dogmus en yakinlarimin uzerine… Kac bin kere caylarini bensiz yudumlamislar . Ve ben kac bin geceye merhaba demisim, onlarsiz… Girince araya kilometreler, baska baska hayatlari yasamaya baslamisiz. Ne onlar bilmis o gun ne cok basimin agridigini, ne ben bilmisim onlarin aksama ne yemek yaptigini. Gunu paylasamamisiz, geceyi paylasamamisiz… Zaten ben gunu yasarken, artik orada gunduz bile degilmis… An olmus icim yanmis, an olmus avunmusum yeni dostlarin muhabbetiyle. An olmus saatler yetmemis dost sohbetlerine, an olmus edecek iki kelam bulamamisiz uzaktakilerle… Acilarini tazeyken paylasamadigim, sevinclerine o anda ortak olamadigim uzaklardaki yakinlarim olmus onlar. Ama alismak, kabullenmek lazimmis herseyi. Cunku hicbirsey ayni kalmiyormus…Hem herseyin bir bedeli varmis, odemesen olmazmis. Demek ki kaderde uzaklarda yabanilasmak da yazilmis.

Wednesday, June 11, 2008

O BUGUN 3 YASINDA :)


Kosuyor, oynuyor, zipliyor...
Duz duvara bile tirmanmak istiyor..
Trenleri seviyor, kıımıjı arabaya (Ligthning McQuinn'e) bitiyor...

Cisini tuvalete yapmayi ogrendigi icin, bir rulo tuvalet kagidini bir kere de bitirmeye hak kazandigini saniyor...
Arkadaslariyla oyun oynamaya bayiliyor..
Oyuncak arabalarini ikide birde 'toş' yapip anneyi cileden cikariyor.

Arada Ingilizce parcalayip, iya iya yooooww diye sarki soyluyor...

Parkta oynarken tepesinden asagiya kumlari serpince basi goge erdi saniyor...

En cok seker, cikolata, takıj ve hıyar seviyor :P

Yatmadan once Şubhaneke okuyor...

Evde ne var ne yok kurcalamayi kendine vazife biliyor.

Butun yaramazliklarina ragmen, aanneciimm, baabaciiim dediginde bizim kalbimizi eritiyor.

Evet, o bir tatli oglus...

Ve o bugun 3 yasinda...












Guzel oglum, bilmem sen hatirlarmisin, 1. ve 2. yasgunlerinde hep Turkiye'de tatilde oldugumuzdan orada anneannenle, dedenle, teyzenle, Jeyneb'inle ve yakin akrabalarla hep beraber kutluyorduk ama baban yanimizda olamiyordu. Bu sene Turkiye'ye gidemedik henuz. Evimizde, bir arkadasimin deyimiyle cekirdek ailemizle birlikte 3 kisi olarak kutladik senin 3. yasini tatli tosbagacim. Obur dogum gunlerinde pastamiz ya pastaneden, ya da teyzeciktendi. Bu sene pastan anneden :)

Friday, June 6, 2008

OK! YAZ GELDI...

Hava sicak, kayniyor... Disariya cikmak, hamama girmek gibi. Ama yazi seviyorum yine de... Her yer guzellesti. Kisin ne kadar da soguk ve cirkin gorunuyordu bu sehir gozume..

Dunyanin dort bir yanindan kapimizi tiklatanlar
 
Locations of visitors to this page